14155,46%0,76
42,69% 0,23
50,15% 0,06
5897,70% 0,71
9533,17% 2,62
21 Ekim Dünya Gazeteciler Günü, sadece kutlama değil aynı zamanda bir sorgulama günüdür. Gazeteciliğin üzerine çöken ekonomik baskılar, sansür ve tehditler, bu mesleğin ne kadar zor şartlarda sürdürüldüğünü bir kez daha gösteriyor.
Gazetecilik, tarihin her döneminde hem övülen hem de baskı gören bir meslek oldu. Bugün Dünya Gazeteciler Günü vesilesiyle bir kez daha hatırlamamız gerekiyor: Gazetecilik sadece haber yazmak değil, toplumun vicdanını diri tutmak, gerçeği kayda geçirmek ve kamuoyunu bilgilendirmektir.
Günümüzün Sorunları
Bugünün gazetecisi, kalemiyle değil çoğu zaman ekonomik kaygılarla boğuşuyor. Yerel basın reklam gelirleriyle ayakta durmakta zorlanırken, birçok meslektaşımız düşük ücretler ve güvencesiz koşullarla çalışıyor.
Bununla birlikte sansür ve otosansür, haberciliğin önüne en büyük duvarlardan birini dikiyor. “Yazsam mı, yazmasam mı?” ikilemi, bağımsız kalmaya çalışan her gazetecinin omzunda ağır bir yük. Dijitalleşme ise hem fırsat hem tehdit; sosyal medyada hızla yayılan yanlış bilgiler, gazeteciliğin güvenilirliğini gölgeliyor.
Çözüm Arayışları
Bu mesleğin onurunu korumak için öncelikle bağımsız finansman modelleri geliştirilmek zorunda. Abonelik sistemleri, fon destekleri ve okur katkıları basının geleceği için hayati önem taşıyor. Gazeteciler arasındaki dayanışma ise bir lüks değil, mecburiyettir.
Ayrıca toplumun medya okuryazarlığının artması, sahte haber ile gerçek haber arasındaki farkı görmesi şarttır. Ve en önemlisi, gazetecilerin güvenceli çalışma hakkı yasal düzenlemelerle güvence altına alınmalıdır.
Son Söz
Gazeteci kalemini satmaz. Gazeteci gerçeği saklamaz. Gazeteci, halk adına sorar ve halk adına yazar. Bugün Dünya Gazeteciler Günü, sadece bir kutlama değil; aynı zamanda bir hatırlatma: Kalem, gerçeğin yanında oldukça güçlüdür.
📌 Engin Bakış – Çorum Net TV